Vural, yapılan saldırıyı kınayarak, "Bütün müslümanların mukaddes gördüğü bir yere yapılan saldırı gerçekten İslam dünyasının içinde bulunduğu dönemde İslam medeniyetinin ne durumda olduğunu gösteriyor. 1967'den bu yana ilk defa olan bir saldırı. Gerçekten bu tahribat değerlerimize yönelik bir linç politikasının gereğidir. Bunun karşısında İslam dünyası nasıl bir
tepki koyacak merak ediyorum. Mescid-i Aksa üzerinde oynanan uzun zamandan beri İsrail'in oynadığı
oyunlar bu cüretkarlığa kadar gelmesi konusunda çok ciddi bir
tepki konulması gerektiği kanaatindeyim. Bu konuda hükümetin, Türk milletinin değerleri konusunda böyle bir tepkiyi koyması gerektiği inancındayım" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun dün partisinin grup toplantısındaki sözlerini eleştiren Vural, şöyle konuştu: "Dün Başbakan Davutoğlu, maalesef vesayet altındaki zihniyetten kurtulamamış ve fotokopi bir başbakan olduğunu ortaya koymuştur.
Yalanlar aynı, ortaya koyduğu çözümler aynı."
"ÇÖZÜM SÜRECİNDE KAYBEDEN TÜRKİYE"
Çözüm sürecinin PKK'ya
zaman kazandırdığını savunan Vural, "süreçte kaybedenin Türkiye ve Türk milleti" olduğunu belirtti. Başbakan Davutoğlu'na seslenen Vural, "Ey Davutoğlu, PKK
zaman kazandı diyorsun. Sen bostan korkuluğu musun? Türkiye'yi 12 yıldır yöneten siz değil misiniz? Kimi kime şikayet ediyorsunuz. Hangi yüzle bunları söylüyorsunuz. Siz milletten aldığınız irade yerine PKK'nın silahına, Kandil'ine teslim oldunuz. Millet
kendi iradesini teröre teslim edenlerden elbette hesap soracaktır" ifadelerini kullandı.
6-7 Ekim'de kahpe ve kalleşçe 40'ı aşkın vatandaşın katledildiğini, asker ve polisin şehit edildiğini belirten Vural, "Sabrediyoruz' demekten başka ne yaptınız? 'İmralı'ya bir daha gelmem mi diyeceksin', 'küstüm mü' diyeceksin. PKK'ya küstüm oynamıyorum mu diyeceksin. Ne yapacaksın. Tek dertleri seçim. HDP'yle partner
olmak için can atıyorlar.
CHP ile de yarışa girmişler" diye konuştu.
"EY DAVUTOĞLU, HANGİ TÜRKİYE'DEN BAHSEDİYORSUN?"
Çözümle ilgili sürecin HDP-AKP koalisyonunda birlikte yürütüldüğünü savunan Vural, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ey Davutoğlu, sen hangi Türkiye'den bahsediyorsun? Bizim dönemimizde devletin OHAL'ini
biz sona erdirdik, senin 'yeni Türkiye'nde PKK'nın bu hali var ve senin perişan halin var. Kamu düzeni için PKK'dan HDP'den medet umuyorsunuz. Sen devletsin, bu milletin iradesini kullanıyorsun. Meşru bir hükümet eğer kamu düzeni sağlama iradesini PKK'ya teslim etmişse iradesini yok etmiş demektir."
İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın çözüm sürecine yönelik açıklamalarını eleştiren Vural, şunları söyledi: "Oslo'da PKK'yla anlaştık' diyor. Şimdi çıkın bu milletin karşısına PKK'yla hangi protokolleri imzaladınız, hangi konularda anlaşma yaptınız bunu açıklayın. Bir taraftan Oslo'da PKK'yla anlaşacaksınız ondan sonra da kalkıp 'PKK
terör örgütüdür, şunları yapıyor, bunları yapıyor' diyerek millete
masal anlatacaksınız. Böyle bir rezalet olmaz."
"İSTEDİĞİMİZ YERE GİDERİZ"
Başbakan Davutoğlu'nun grup toplantısında muhalefete "Alana inin" çağrısı yaptığını anlatan Vural, "Bu vatanın her toprağında bizim ruhumuz vardır. Her yerde bizim teşkilatımız var. Sen kimi tehdit ediyorsun, şu Başbakan'a bakın. İstediğimiz yerde istediğimiz
zaman oluruz. Ne yani PKK eliyle bizi vurdurma tehdidi mi yapıyorsun? Sen önce oradaki vatandaşların huzur içinde yaşamasını sağla, devletin gücünü orada hissettir.
Biz bu vatanın her karış toprağına gideriz. Koruma ordularıyla değil Diyarbakır'da da Yozgat'ta da oluruz" ifadelerini kullandı.
Vural, HDP'nin kapatılacağı iddiasıyla ilgili şunları söyledi: "Bunun için MGK'ya mı gerek var. Bu ülkede bağımsız ve tarafsız bir yargı yok mu, hukuk nerede"
"BİNBİR
GECE MASALLARI MI ÇEVİRECEKSİNİZ?"
Vural, konuşmasında dün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nın 1 milyar 370 milyon liraya yapıldığı açıklamasını hatırlatarak "Kaçak saraya 1 milyar 370 milyon TL, uçağa harcanan da 407 milyon TL. İkisini topladığın
zaman 2 milyar TL yapıyor. Ne yapacaksınız, bin odalı saraylarda Binbir
Gece Masalları mı çevireceksiniz. Bin odayı da boş boşuna kullandılar. Bin artı binbir
gece herhalde. Evet, kaçak saray yeni Türkiye'nin sembolü olmuştur. Kaçak saray, kibrin, milletin hor görmenin, milletin kesesinden caka satmanın sembolüdür" dedi.
Vural, harcanan parayla 1 milyon 998 bin 577 kişinin asgari ücretinin yatırılacağına dikkat çekti.
ERMENEK'TEKİ AİLELERE KÖMÜR YARDIMI
Ermenek'teki ailelere kömür yardımı yapıldığı iddialarının hatırlatılması üzerine Vural, "Bu bir ironi. O kömürü çıkartmak için ölüyorlar ondan sonra kömür dağıtılıyor. O insanlar, neden öldü? O kömürü çıkartmak için öldüler, evlerine
ekmek götürmek için. O insanların canı ve
ekmek parası ne olacak. Bütün bunların arkasında gerçekten bu süreçte sorumlu olan bürokratik ve siyasi iradenin kendisini bu vesileyle aklaması gerçekten kabul edilemez. Acaba gelen o kömürler Soma'dan gelen 301 madencinin çıkarttığı kömürler mi? O kanlı madenlerle kimin gözyaşını dindireceksiniz? Siz önce 50 godamanın kim olduğunu açıklayın? Siz buradan çıkan kömürlerin kime satıldığını bulun bakalım. Siz önce burada çıkan suyun neden raporlara eklenmediğini bulun. Siz önce bunların hesabını verin" ifadelerini kullandı.
SİNAN USLU
ANKARA