Uyuşturucu baronu denildiğinde akla gelen ilk isim olan Pablo Escobar’a! 1949 yılında Kolombiya’da
fakir bir köy öğretmeninin çocuğu olarak dünyaya gelen Escobar illegal
ticaret işlerine daha küçük yaşlarda çaldığı antik mezar taşlarını turistlere satarak başlamış. Hayatına dair o kadar çok rivayet var ki anlatmakla bitmez. Kurduğu ve yönettiği Medellin Kartel’i CIA raporlarına göre dünyadaki uyuşturucu işinin %90′ını elinde bulundurmaktaydı. Muazzam bir servet ve güç elde eden Escobar’ın hayatını anlata Blow gibi birçok
film ve
roman yapıldı. Bunları yarısı
efsane olsa da saklandığı bi dağ evinde ısınmak için 2 milyon doları şöminede yaktığı bilinmektedir. Adamdaki paranın miktarını hayal gücünüze bırakıyoruz. Tabii ki bu kirli
para beraberinde birçok belayı da getirmiş. Polisle ve rakip kartellerle başı beladan kurtulmayan Escobar 1993 yılında polisten kaçmak için çıktığı bir çatıda kurşunlanrak öldürüldü. Ölümünün ardından uyuşturucu piyasası birbirine girmiş ve yerini yavaş yavaş Cali Kartel’i almıştır.