FETÖ'nün Şehit Ettiği Polisin Sözlüsü Konuştu
FETÖ'nün darbe girişimi sırasında `Ankara` Gölbaşı'nda şehit düşen özel harekat polisinin sözlüsü 1 ay sonra evleneceklerini söyledi.
6 yıldır Özel Harekat polisliği yapan Hakan Yorulmaz, Siirt'teki görevinin ardından iki yıl önce Ankara Gölbaşı Özel Harekat Merkezine tayin olmuştu. Komiserlik hayali kuran Yorulmaz, 28. yaşına bastığı gün, darbecilerin Gölbaşı Özel Harekat Merkezine düzenlediği bombalı saldırıda şehit düştü. Sözlü olan Yorulmaz, bir ay sonra dünya evine girmeyi planlıyordu.
Yorulmaz'ın ardından bütün hayalleri yıkılan sözlüsü Gülhan Aygün, 15 Temmuz gecesi ve sonrasında yaşadıklarını anlattı. 15 Temmuz'un aynı zamanda şehit Yorulmaz'ın 28. yaş günü olduğunu belirten Aygün, o gün sözlüsü için bir doğum günü pastası hazırladığını, kaldığı evi süsleyip, bir de mektup yazarak evden çıktığını ifade etti.
Sözlüsünün akşam bu sürprizi gördüğünde çok mutlu olduğunu ve "Sen gelmeden pastamı yemeyeceğim" dediğini aktaran Aygün, bu konuşmanın hemen ardından Yorulmaz'ın çağrıldığını dile getirdi.
Aygün, sözlüsü Hakan'ın şehit olmadan önce sanki bunu hissetmiş gibi konuştuğunu anlatarak, "15 Temmuz günü 10 kere aradı beni. 'Sakın yüzüğünü parmağından çıkarma' dedi. Bir gün önce konuştuğumuzda da 'Bana bir şey olursa evlenir misin?' diye sordu ve 'Sakın evlenme' dedi. İki gün öncesinde de 'Ben şehit olursam, sen ne yapacaksın?' gibi sorular soruyordu." diye konuştu.
O gece Yorulmaz ile saldırının hemen öncesine kadar mesajlaştığını belirten Aygün, sözlüsünün kendisine "Bundan sonra kavga gürültü yok. Her şey çok güzel olacak." dediğini aktardı. İlk patlamadan sonra sözlüsünü aradığını ve "Geri dön" dediğini ifade eden Aygün, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bana 'binayı tarıyorlar, patlama falan yok' demişti. Bu konuşmanın hemen sonrasında yaşanan ikinci patlamada şehit olmuş. Müdürü onu koruyabilmek için üzerine kapaklanmış. Bu nedenle de vücut bütünlüğü bozulmamıştı.
Hakan saat 23.30'da en son benimle konuştu. Saat 24.00'te mesaj attım ama cevap alamadım. Saat 03.30'da ise ondan bir mesaj geldi. Mesajda 'Seni daha sonra arasam olur mu?' yazıyordu. Hakan bana böyle bir şey yazmazdı, en azından bir 'canım' derdi diye düşündüm. Ama yine de içim ferahladı. Hakan'ın annesini arayarak 'merak etmeyin' diye haber verdim. Saat 06:30'da tekrar 'yoldayım' yazan bir mesaj geldi. Sevindim. Oysa ki telefonun bir özelliğiymiş, ileri tarihli otomatik mesaj yolluyormuş. Sabah oldu ama haber alamadık.
Gölbaşı morgunda cenazesini bulduk. Öldüğüne inanamadığım için gözlerimle görmek istedim. Yüzünü açtılar, baktım. Uyuyor gibiydi ve nasıl olduğunu anlamadım ama çok güzel kokuyordu." Aygün, darbe girişiminin yaşandığı tarihten bir hafta sonra sözlüsünün kız kardeşinin düğünü olacağını ve bir ay sonda da kendi düğünlerini gerçekleştirmeyi planladıklarını belirterek, yıkılan hayallerini "FETÖ'nün Allah belasını versin. Bütün hayallerimizi elimizden aldılar. Ne benim düğünüm, ne de kardeşinin düğünü olabilecek. Her şey yarım kaldı. Annesinin her şeyiydi Hakan. Şu an perişan durumda." sözleri ile dile getirdi. Sözlüsünün, kız kardeşini işe yerleştirmeyi çok arzu ettiğini anlatan Aygün, devletin şehit yakınlarına iş imkanı sağlanması dolayısıyla bu isteğinin gerçekleşeceğini söyledi.
Sözlüsünün daha önce Emniyet içerisinde bulunan FETÖ'cüler nedeniyle komiser olmasının engellendiğini belirten Aygün, "Hakan'ın o kadar çok hakkını yediler ki. Bir araya geldiğimizde üç saatlik konuşmamızın iki saati buydu. FETÖ'cüler yüzünden meslek hayatı boyunca başı dertten kurtulmadı. Kendi içlerine çekmeyi beceremeyince sürekli iftira atmaya çalıştılar. FETÖ'cüler onu hayattan bıktırmıştı. Tek tesellimiz şehit olması. Mutlu olmadan gitti, hep eksikti, buruktu. Evlenince her şeyin düzeleceğini düşünmüştük." diye konuştu. Aygün, "Hakan daha önce mesajlaştığımızda 'Bana bir şey olursa üzülür müsün?' diye sormuştu. Ölüyorum resmen, çok zor bir şey. Bütün hayallerim gitti. Bu darbe girişimini yapanların idam edilmesini istiyorum. Acıdan nefes alamıyoruz artık. Her şeyimiz bitti, gitti." dedi.
Üniversitede siyasal bilgiler ve sinema-televizyon bölümlerini bitirdiğini aktaran Aygün, tüm kariyer planlarını bir kenara bırakarak sözlüsünün tüm hayallerini gerçekleştirmeye karar verdiğini söyledi. Bu nedenle geçtiğimiz hafta komiserlik için başvuruda bulunduğunu ifade eden Aygün, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"O ne istiyorsa onu yapmak istiyorum. Yarım bıraktığı ne varsa ben tamamlayacağım. Babasına küçük bir ev almak istiyordu, onun bu dileğini ben yerine getirmek istiyorum. Hayali komiser olmaktı. Ben de geçtiğimiz hafta komiserlik sınavı için başvurdum. Sınavı kazanırsam komiser yardımcısı olarak başlayacağım ondan sonra da özel harekata geçerek onun yarım bıraktığını tamamlamak istiyorum. Hiçbir maddi talebim yok. Onun isteklerini yerine getirmek istiyorum. Komiser olup, FETÖ'nün temizlenmesine yardımcı olmak istiyorum. Bunu Hakan çok istiyordu. Ben de bunu devam ettirmek istiyorum. Onun yapamadığı çok şey vardı. Allah nasip ederse ben yapmak istiyorum."
Aygün, kendi ailesinin de bu kararını desteklediğini, hatta annesinin sınav ücretini bizzat yatırdığını belirtti.