Rusya'dan gelen doğal gaz arzının düşüklüğü, depolama tesislerindeki gaz miktarının normalden daha düşük seyretmesi gibi sebepler hali hazırda Avrupayı ve dünyayı zaten endişelendirirken, Avrupa'nın yılda ortalama 155 milyar metreküp tükettiği Rus gazına yönelik bir yaptırım hamlesi veya Rusya'nın savaşla beraber Avrupa'ya yönelik gaz akışını durdurma ihtimali, kıtada arz güvenliğine yönelik endişeleri yeniden alevlendirdi.
Belçika, enerji arz sıkıntısı yaşamamak için daha önce 2025 yılında kapatmayı planladığı nükleer güç santrallerinin faaliyet süresini 10 yıl uzatmaya karar verdi.
Almanya, kömür üretimini uzatma kararı aldı.
https://www.dw.com/tr/ukr...9Ftiriyor/a-60989284  ;
https://www.google.com/am...ro-verilecek-1919039  ;
Bu iki örnek haricinde Avrupanın genelini doğrudan etkileye bu kriz karşısında jeopolitik konumu daha da önem kazanan Türkiye ne yapmalı?
Türkiyede yapımı devam eden santrallar ve çalışmaya başlanacak maden sahaları bulunuyor bu avrupa için büyük ölçüde ve güvenli bir enerji arzı demek RusUkrayna savaşı yarın bitse dahi Rusyanın 2009daki gibi akışı kesmeyeceğinden kimse emin olamaz özellikle bu kadar ağır yaptırımlar ortaya çıkmışken
Türkiyede enerji üretiminde karşımıza çıkan en belirgin problem nedir? Gelin ona bakalım
Türkiyedeki maden sahalarının bazılarının zeytinlik alanlarda oluşu bölge halkını endişelendiriyor doğal olarak Peki global bir enerji krizinden karlı çıkma şansımız varken ve bu zeytinliklere bir şey olmayacağının garantisi verilse kim mutlu olmaz? Sanılanın aksine zeytin ağaçlarının yok olacağı kanısı fazlasıyla yanlış Zeytin ağaçları sadece taşınıyor ve bununla alakalı rasyonel rakamlar %99 gibi ciddi bir başarı oranına sahip olduğumuzu gösteriyor
https://wwwhurriyetcomtr/...yeniyerinetasindi41426881
https://wwwgooglecom/amp/...mucizeyolculuk307853  ;
Zeytin ve Kömür karşılaştırmasında zeytinin ton bazında daha kazançlı bir şey olduğu durumu var bir de Peki biz burdaki durumda ton bazında karşılaştırmaya mı bakmalı yoksa bu muhtemel global krizde bizim önemli bir enerji tedarikçisi olabileceğimiz ve enerji ihracatından elde edebileceğimiz gelir ile uluslararası saygınlık mı değerlendirilmeli? Kesinlikle ikincisi hem de zeytinlik alanlarında yapılan manipülasyonun aksine yok olmayacağı gerçeğini de bilerek Türkiyenin çok rahatça kazançlı çıkabileceği bir masa var tabiri caizse bundan sonrasındaki gelişmeleri RusUkrayna savaşındaki gerilim ve Türkiyenin izleyeceği yol belirleyecektir.
Peki globalden lokale geldiğimizde bizi nasıl sorunlar bekliyor?
Saatler hatta günler sürebilecek elektrik kesintileri, üretimin durma noktasına gelme ihtimali.
Bu iki sebep bile insanların çileden çıkması için fazlasıyla yeterli ve hiçbir ülke bunun riskini göze almaz. Global ölçekte bahsettiklerimiz gerçekleşirse zaten yaşanmamış olacaktır bu iki durum ancak bu noktada izlenecek yol ne olacak, asıl belirleyici o olacaktır onu da zamanla izleyip göreceğiz...