Teknolojinin hızlı ilerleyişi ve kullanımının yaygınlaşması, modern dünyanın karşılaştığı iki yönlü bir durumdur. Öyle ki bazı araştırma sonuçları, iletişim ve bilgi teknolojilerinin (İBT) kullanımına bağlı olarak gelişen aşırı bilgi yüklemesinin artan
sağlık sorunları ve stresle ilişkili olduğunu öne sürmektedir.
Her ne kadar birçok kişi dijital teknolojilerin iletişim ve üretkenliği olumlu etkilediğini savunsa da bunun tartışılabilir olduğunu düşünenler var. Daha fazla iletişim, illaki daha iyi iletişim ya da artan üretkenlik anlamına gelmeyebilir.
Olumsuz psikolojik yanıt
Kimileri dijital teknolojilerin kullanımına karşı geliştirilen, olumsuz yanıt olarak tanımlanan duruma “tekno-stres” diyor. Bu olgu üzerine yapılan araştırmalara göre, dijital teknolojideki sayısız ve hızlı değişimler, bu değişimlere ayak uydurmak, birden fazla işi aynı zamanda ve daha etkili bir şekilde yapabilmek ve uzaktan yürüttüğümüz işlerin sayısını artırmak gibi bazı (yapay Ç.N.) zorunluluklar hissetmemize neden olabilmekte.
Günümüzde, birçok durumda, insanlar işlerini işyerlerinde yürütmüyorlar. Hatta işyeri algısı bile hızla değişiyor. Artık işyeri, bir ofis, bir fabrika ya da özel bir yer anlamına gelmiyor. Birçok
iş özellikle bilgi işlem teknolojisiyle ilgili işler, herhangi bir jeolojik konumda gerçekleştirilmek zorunda değil.
Yapmamız gereken işleri gerçekleştirecek özel cihazların olduğu her yer işyeri olabilir. Havaalanları, trenler,
tatil yerleri, hatta yataklarımız bile işyeri olarak adlandırılabilir.
Tekno-gerginlik ve tekno-bağımlılık
Salanova ve ekibi, tekno-stresi özellikle iki yaygın biçimde deneyimleyebileceğimizi söylüyor: tekno-gerginlik ve tekno-bağımlılık.
Tekno-gerginlik, bilgi işlem teknolojilerinin kullanıma bağlı olarak hissedilen yüksek derecede halsizlik, endişe ve düşük özgüvenle ilişkilendiriliyor. Tekno-bağımlılık ise bu teknolojilerin aşırı ve takıntılı biçimde kullanılması demek.
Nasıl başa çıkılır?
Yukarıda sözü edilen araştırmaya göre, birçok birey,
iş ve
eğlence arasındaki sınırı korumak konusunda gittikçe daha da zorlanıyor. İnsanlar arasında, özellikle farklı iletişim kanalları üzerinden sürekli güncellenme ve bağlantıda kalma takıntısıyla ilişkili bir tekno-stres gittikçe daha yaygın hale geliyor.
Uzmanlar, bu sorunla başa çıkmak ve dengeyi sağlayabilmek için işverenlerin sorundan haberdar olmaları, çalışanlarına bu konuda destek vermeleri, konu üzerinde onlara
eğitim sağlamaları ve İBT’nin sorumlu bir şekilde kullanılmasını teşvik etmeleri gerektiğini söylüyor.