Fetullahçı
Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi gecesi WhatsApp yazışmaları ele geçirilen subaylardan Albay Müslüm Kaya'nın baskısıyla Kara Harp Okulunu bırakmak zorunda kaldığını anlatan Çağrı Sarı, hayallerini çalanlara tepkili.
Harp Okulundan ayrıldıktan sonra
Celal Bayar Üniversitesi
Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümünü tamamlayan ve dil eğitimi için İngiltere'nin başkenti Londra'da bulunan Sarı (24), AA muhabirinin sorularını görüntülü
telefon bağlantısıyla yanıtladı.
Sarı, küçüklüğünden beri asker
olmak istediği için Kara Harp Okulunu kazandığını, eğitiminin ilk dönemindeki başarılarından ötürü hafta sonu izinlerinde kolaylık sağlayan "sarı kart" kazandığını ancak ikinci dönem bölüğünün değiştirildiğini aktardı.
Tabur komutanının Müslüm Kaya, bölük komutanının da Özkan Özen olduğunu belirten Sarı, önce çapraz sorguya alındığını söyledi.
Çapraz sorguda kendisine, "Evinizde
köpek mi besliyorsunuz, çok pis değil mi?" gibi soruların yöneltildiğini ifade eden Çağrı Sarı, takip eden günlerde lağıma ve bataklığa sokulduğunu,
kış aylarında ıslatıldığını ve birçok eziyete maruz kaldığını vurguladı.
Müslüm Kaya'nın kendisine çok eziyet ettiğini ileri süren Sarı, şunları anlattı:
"Beni saatlerce odasının kapısında bekletiyor ve katılmam gereken seminerlerden, konferanslardan alıkoyuyor ve bana çeşitli görevler veriyordu. Herkes ondan korkardı. İşi olduğu zamanlar Özkan Özen'i çağırır ve beni eğitmesini söylerdi. Bunlar
eğitim değil, yıldırma politikasıydı. Özkan Özen ve Müslüm Kaya bana sürekli, 'Sen asker olamazsın' diyorlardı."
Müslüm Kaya'nın darbe girişimi gecesi WhatsApp'taki yazışmalarını görünce millet için çok üzüldüğünü vurgulayan Sarı, "Hukuki sürece müdahil olacağım. Bütün eziyetlerden önce benim amacım askeri okulu bitirmek, maaşımla hasta kardeşlerimi özel üniversitelerde okutmaktı. Bu hayallerimi elimden aldılar. Ben
kendi yolumu çizdim, benim şu anda da önüm açık, bir
elektrik elektronik mühendisiyim. İyi yerlerde
iş bulabilirim ama beni TSK'ya çağırırlarsa yine giderim çünkü hayalim hep asker olmaktı." sözlerine yer verdi.
İzmir'in Bornova ilçesinde yaşayan
anne Ayşe Sarı da oğlunun hiperaktivite gibi sorunları olan ikiz
erkek kardeşlerinin geleceği için çalıştığını ancak FETÖ zulmü nedeniyle ailece büyük sıkıntılar yaşadıklarını ağlayarak anlattı.
Sarı, ilk dönem okulda önemli başarılar elde eden Çağrı Sarı'nın bir süre sonra komutanlarından gördüğü baskıyı kendilerine aktardığını ifade etti.
Sürekli
ceza alan, ağır eğitimlerle yıldırılmaya çalışılan oğlunun durumunu görüşmek için komutanlara ulaştığını söyleyen Ayşe Sarı, ilk olarak o dönem bölük komutanı olan ve darbe girişiminin ardından TSK'dan ihraç edilen Özkan Özen'e gittiğini dile getirdi.
Özen'e hasta çocukları nedeniyle maddi sorunları bulunduğunu söylediğini ifade eden Sarı, "Özen'e, 'Komutanım, benim 3 çocuğum var ,16 yaşında ikizlerim var. İkizlerimin de
sağlık problemi var. Benim tek umudum, hayatla bağım Çağrı' dedim. Okula ilk gittiğimde görüştüğüm kişi o oldu. Çağrı'yı başka yerde okutamayacağımı söyledim ama o disiplinsiz olduğu gerekçesiyle, 'Çağrı'yı ya siz alın ya da
biz atarız hayatı mahvolur' dedi." sözlerine yer verdi.
Tabur Komutanı Albay Müslüm Kaya'ya da durumu ilettiğini kaydeden Ayşe Sarı, "Müslüm Kaya bize numara çekti, yardımcı olacağını söyledi ama Özkan Özen'e mobbing talimatları veren oymuş. Müslüm Kaya zaten en büyük darbecilerden biriymiş. Darbe girişimi gecesine dair WhatsApp yazışmalarını görünce şok geçirdim." diye konuştu.
Ayşe Sarı, komutanlarla görüşmelerinden sonuç alamadığı için konuyu ilgili makamlara 2011 yılında yazdığı şikayet dilekçeleriyle bildirdiğini, soruşturma başlatıldığını ancak bunlardan da olumlu yanıt alamayınca Çağrı Sarı'yı okuldan almak zorunda kaldığını anlattı.
Oğlunun üniversitede
eğitim alabilmek ve askeri okuldan ayrılmasından doğan tazminatı ödeyebilmek için marketlerde ürün tanıtımı ve palyaçoluk yaptığına işaret eden Sarı, darbe girişimi gecesi yazışmaları ortaya çıkan Müslüm Kaya ve TSK'dan ihraç edilen Özkan Özen hakkında açılan davalarda müdahil olacaklarını da sözlerine ekledi.